Seçim sonuçlarını değerlendiren Uslu, muhalefet partilerinin proje yerine karalama yönetimi tercih ettiğini öne sürerek, "Bunlar iktidara gelse AK Parti;nin diktiği çiçekleri sulamayı bile beceremez. Bir dönem gelirler, altı ay bir sene ancak dayanırlardı. AK Parti ise oylarını arttırarak geldi. Cumhuriyet tarihinde böyle bir örnek yok. Demek ki bu hükümet, verdiği sözü yerine getiriyor. Halkın üzerinde güven tesis etmiş. Millet de yapılan hizmetleri görüyor." şeklinde konuştu.
Türkiye;nin son yıllarda dünyadaki ülkelerle karşılaştırıldığında bölgesinde parlayan bir yıldız haline geldiğini vurgulayan DOSB Başkanı Uslu, "Türkiye;nin önünde, terör ve işsizlik sorunu var. BDP;nin Parlamento;ya daha fazla milletvekiliyle girmesi, halkın ;Parlamento;yla anlaşın; demesidir. Onların da akılcı davranarak çözüme katkıda bulunması lazım. Demokrasisi ve ekonomisi oturmuş bir ülkede teröristin kazanacağı bir şey yok." dedi.
Doğu bölgelerindeki yatırımlarla işsizliğin ve terörün azalacağını kaydeden Uslu, "Burada ayrıca eğitime çok önem verilmesi lazım. Bu hem maneviyat hem normal eğitim olmalıdır." diye konuştu.
Mevcut Meclis aritmetiğine göre yeni anayasanın uzlaşmayla yapılacağını vurgulayan Abdülkadir Uslu, "Artık iktidar, muhalefet herkes elini taşın altına koymalı. Son seçim gösterdi ki vatandaş, muhalefet partilerinin tutumunu tasvip etmiyor. CHP, Kemal Kılıçdaroğlu;nun aile sigortası gibi projeleri dolayısıyla oyunu 5 puan yükseltti. Projesi olmayan partiler, bundan sonra daha da küçülür. AK Parti;yle projeli siyaset dönemi başladı. Muhalefet partilerinin Dışişleri;nde, İçişleri;nde, ekonomide ne yapacağını açıklaması lazım. Proje üretmezlerse ve AK Parti de projelerini gerçekleştirirse gelecek seçimde yüzde 60;la gelir." dedi.
Eski TÜSİAD üyesi de olan Uslu, hükümetin ekonomi politikalarını genel anlamda başarılı buluyor. AK Parti;nin eski hükümetlere göre sözlerini yerine getirdiğine, bu sebeple halkta güven tesis ettiğine dikkat çekerek, belli çevrelerin temsilci olarak tanımladığı TÜSİAD;ın ise vesayetçi hükümetlerin destekleyicisi olduğunu söylüyor, "TÜSİAD, büyük holdingleri oluşturan beş on aile tarafından idare ediliyor. Seçim bile yapılmıyor. Yönetimi ve kurulları, bu ailelerin belirdiği kişilerden oluşuyor; alttakilerin hükmü yok. Şimdiye kadar hep vesayetçi iktidarları destekledi. IMF ne istediyse Türk hükümetinden onu yapmasını istiyor. Bundan önce IMF, kendisinden borç alınmasını istedi. TÜSİAD da borç alınması yönünde hükümete baskı yaptı. Hükümet ise, ;İhtiyacımız yok; diye kabul etmedi. Sonunda hükümetin yaptığının doğru olduğu görüldü. Artık TÜSİAD yerini, TUSKON ve MÜSİAD gibi dernekler alıyor. Bunların binlerce üyesi var, Anadolu insanını dünyaya açmaya çalışıyorlar."
DOSB Başkanı Abdülkadir Uslu, hükümetin yeni oluşturduğu "bakan yardımcılığı" kadrolarının da işadamlarından ziyade, teknik adamlardan oluşması gerektiğini sözlerine ekledi.
