İç kargaşanın sürdüğü Suriye’de, durmak bilmeyen çatışmalardan kaçarak Türkiye’ye gelen sığınmacılar artan sayıları ile İzmir’de de özellikle şehrin merkezi noktalarında dikkat çekiyor. Kente önceki gün gelen 70’e yakın altı Suriyeli ailenin mahallesinde bulunan bir parka yerleştiğini ve aralarında küçük çocukların da bulunduğunu öğrenen muhtar İbrahim Pamuk, durumu önce yetkililere bildirdiğini açıkladı.
Ancak konuyla ilgili şimdilik bir adım atılmadığını dile getiren muhtar Pamuk, duruma bu kez kendisinin sokak sokak kiralık ev aramaya başlayarak el attığını söyledi. Muhtar Pamuk; gereken yerlere bildirdiğini belirterek şöyle konuştu: "Ancak herkes elleri ve kollarının bağlı olduğunu söylüyor. Kaymakam yardımcısı ile görüştüm. Bana verilen cevap şu oldu: ‘3 ayda Suriyelilere 80 milyon değerinde yardım ettik’ oldu. Emniyete ve valiliğe durumu bildirdim ancak henüz bir harekete geçilmemiş vaziyetti. Halep ve Kamışlı’dan gelmiş vaziyetteler. Vicdanımız el vermiyor.”
EV SAHİPLERİYLE SIKI PAZARLIK
Ev sahipleriyle sıkı bir pazarlık içerisine girdiğini aktaran mahalle muhtarı Pamuk, şu an iki aile için 400 TL kira tutarı olan ev için 200 TL’den anlaşıldığını ifade etti. Kira bedellerinin karşılanabilmesi amacıyla iş gücü yerinde olan Suriyeliler için iş imkanı arayışında olduğunu aktaran Pamuk, şöyle konuştu: “Elimizden geldiği kadarıyla mahallemdeki boş evleri takip altına aldık.
Ev sahipleri ile görüşme içerisindeyim. Ancak, bütün ailelere ev sağlamak zor. Devlet büyüklerimiz konuya el atmalı ve sadece İzmir değil Suriyelilerin var olduğu tüm kentlerde parklarda yaşayanlara yardım eli uzatılmalı. Kamplara gitmek istemedikleri için dünden bu yana benim mahallemdeki vatandaşlar beni ısrarla arıyor. Çocukların hastalandığını ve devamlı olarak öksürdüklerini belirtti.
Vatandaşlarımız da fazlasıyla duyarlı oldukları için giyecek ve yiyecek yardımı yapıyor. Ancak, acilen bu durumun önüne geçilmeli.” Aralarında çatışma ortasında doğan bebekler, gelinlik giyemeden dünya evine giren yeni evli çiftler ve gözleri önünde çocukları öldürülen aileler dram yüklü hikayelerini zaman zaman öfke dolu, zaman zaman hüzünlü sözlerle aktardı.
Henüz bir yıllık evli olan 16 yaşındaki Masum Ausman, Devlet Başkanı Beşar Esad’ın ülkesinde ölüm kusan bir makine olduğunu belirtti. Çatışmanın ortasında evlendiklerini ancak ülkelerinde barınamayacaklarını anladıkları için Türkiye’ye gelmek zorunda olduklarını dile getiren Masum Ausman, “Esad’ın derdinden kaçtık geldik. Bizim gözümüzün önünde çocukları öldürüyorlar. Hatta gözümün önünde en yakın arkadaşımı öldürdüler. Aklımız oradaki yakınlarımızda. Allah yardım etsin” dedi.
Çatışmalarda iki ağabeyini ve bir oğlunu kaybeden 47 yaşındaki Melek Ausman da yaşadıklarını şu sözlerle özetledi: “Halimiz perişan olduk. Malımız, mülkümüz evimiz servetimiz gitti. Biz ortalıkta kaldık. Bizim yiyeceklerimizi komşular yardım getirerek sağlıyor.”
