"Kendimi bildim bileli çobanlık yapıyorum. Babam da dedem de çobandı. Babam çok güzel kaval çalardı. Çaldığı kavalları kendisi yapardı. Onunla gezerken ben de kaval yapmayı öğrendim" diyen Aslan, bu iş için önceleri sadece bıçak kullandığını, daha sonra burgu, cam kırıkları ve zımparayla kaval yapmaya başladığını, bunun için kuşburnu, akça ağaç, şimşir gibi çeşitli ağaçlardan parçalar kullandığını ifade etti.
Yaptığı kavalların çok beğenildiğini ilk başlarda çevresindekilere hediye olarak verdiği kavalları daha sonra satmaya başladığını aktaran Aslan, şunları kaydetti, "İlgi artınca yaptığım müzik aletlerini satmaya karar verdim. Her hafta ilçe pazarına giderek sipariş üzerine hazırladığım aletleri satıyorum. Bize ek gelir oluyor. Yalnızca kaval değil talebe göre flüt, dilli düdük gibi müzik aletleri de yapıyorum. Bunlar için kuşburnu, akça ağaç, şimşir gibi çeşitli ağaçlardan yararlanıyorum. Bir ürünü 4-5 günde tamamlıyorum ve 10-15 liradan satıyorum."
İsmail Aslan, ayrıca ayda ortalama 10-15 müzik aleti yaptığını sözlerine ekledi.
