banner249

Gediz’in 1 metrekaresini bile boşa harcatmam!

Manisa Valisi Erdoğan Bektaş, Gediz Ovası’nın Manisa ve ülkemiz için büyük önem taşıdığını belirterek Gediz Ovasının korunması için herkese büyük görev düştüğünü söyledi.

Gediz’in 1 metrekaresini bile boşa harcatmam!
banner240

Manisa Valiliği ve Manisa Büyükşehir Belediyesi işbirliğiyle 12 yıl aradan sonra yeniden başlatılan 1. Manisa Sultani Üzüm Şenliği kapsamında bağ sofrası kuruldu. Manisa Bağcılık Araştırma İstasyonu Müdürlüğü’nde kurulan bağ sofrasına Manisa Manisa Valisi Erdoğan Bektaş, Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün, Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Hasan Çebi, Bağcılık Araştırma İstasyonu Müdürü Akay Ünal, İl Halk Sağlığı Müdürü Dr. Ziya Tay, Yunusemre Belediye Başkanı Dr. Mehmet Çerçi, Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yaşar Coşkun, Ticaret Borsası Başkanı Sadık Özkasap, Şehzadeler Ziraat Odası Başkanı Nuri Sorman ile üzüm üreticileri katıldı. 


Manisa Bağcılık Araştırma İstasyonu Müdürlüğü’nde kurulan bağ sofrası etkinliğinde konuşan Vali Bektaş, “planlama yetkisinin tek elde toplandığı yönetim tarzıyla, ama hep beraber, belediye, idare, vatandaş, sivil toplum, özel sektör bu ovanın üzerine titreyelim, kıymetini bilelim. Bir metrekaresini bile boşa harcamamaya gayret edelim, bu konuda birbirimize destek verelim” dedi. 

KAPALI SİSTEM SULAMA MALİYETİ 700 MİLYON TL 
Vali Bektaş, ”Manisa ovası diğer adıyla Gediz Ovası, Menemen Ovası dahil 113 bin hektar, yani bir milyon 113 bin dönüm. Bu ova mevcut Devlet Su İşlerinin açık kanallarla icra ettiği sulama hizmeti ile sulanıp Başkanımızın söylediği rakamları üretim olarak bizlere veriyor. 

Devlet Su İşleri yeni bir aşamaya geçmek istiyor. Özellikle geçtiğimiz haftalarda çocuklarımızın açık kanallarda boğulması nedeniyle Devlet Su İşleri’ni ziyarete gitmiştim. ‘Ne olacak, buna bir çare yok mu’ diye. İşin çözümü, sulamayı kapalı sisteme aktarmak. Onun dışında birkaç kanallarda yer değişimi yaparak mevcut yerleşimlerden kanalları uzaklaştırmak mümkün.

 O da ciddi bir proje ve ciddi bir maliyet gerektiriyor. O kanallar yapıldığı zaman o mahalleler orada değildi, DSİ oraya ‘biz kanalları yaptığımızda orada mahalle falan yoktu, siz kanalların dibine mahalleleri kurdunuz, çocuklarınız orada düşüyor’ diyor. Bu bir projeli faaliyet, tutup bunu canınız istediği şekilde o tarafa kaydıralım, bu tarafa kaydıralım diyemeyiz. 

Kot sorunu var, proje sorunu var, çok mümkün olmuyor. Çözüm kapalı sisteme geçiş. 113 bin hektardan kamulaştırma dahil kapalı sisteme geçişin maliyetini aşağı yukarı 700 milyon lira çıkardılar. Bunu Devlet Su İşlerinin iş mantığı ile yapmaya kalktığımızda, fizibilitesini ihale etmişler 1,5 sene sürecek, projesine de en az 1,5 sene alır diyorlar, yapımına da nerden baksanız 3 sene vermeniz lazım. Tıkır tıkır işlerse, bu 700 milyon lira bulunabilirse 6 sene, 8 sene bilemediniz 10 senelik bir gelecek. 

Ovadaki sulama sisteminin kapalı sisteme alımının bedeli bu, karşılığı ne? Her tarlanın başında vana olacak, en mühimi açık kanallarda çocuklar boğulmayacak. En güzel karşılığı bu. Her tarlanın başında 12 ay boyunca basınçlı su olacak. Basınçlı su şu anda suladığımız arazilerin daha yukarısında sulama imkanı verecek. Şu anda mevcut sulama sistemimizle DSİ bize 2-3 ay su veriyor. Geri kalan aylarda suya ihtiyacımız olduğunda ilave sondajlar yapıyoruz, trafolar getiriyoruz, hatlar, kablolar bağlıyoruz, zemin suyu kullanıyoruz, yeraltı sularının seviyesini düşürüyoruz. 

Bu sistemi tamamladığımızda şu anda aldığımız ürünü ikiye, üçe katlamamız mümkün olacak. Bu çok önemli bir şey. Çeşitlilik artacak, iki ürün, üç ürün ekme imkanımız olacak. Aynı suyla damlama sulama yapabileceğimiz için daha fazla arazi sulamış olacağız. Manisa ovasında Başkanımızın çizdiği mevcut imkan var, bir de hayallediğimiz büyük bir imkan var. Bu süreci kısaltabilirmiyizin arayışı içerisindeyiz” dedi. 

VALİ BEKTAŞ; “GEDİZ OVASININ BİR METREKARESİNİ BOŞA HARCAMAYALIM”
 Vali Bektaş şöyle devam etti: “8-10 sene diyoruz, şu anda bu ovaya bakış tarzımızla, ovayı kullanış mantığımızla devam edersek, 10 sene sonra bu kapalı sistemi kullanıma hazır hale getirdiğimizde bu suyu kullanacak arazimiz kalacak mı? Arkadaşlar bu çok önemli bir varlık, Manisa Ovası başka hiçbir yerde yok, bir tane. Bir yedeği yok. Onun için bu vesileyle, bu güzel ortamı paylaşırken, aranızda en yeni benim. 

Dışardan yeni gelenler bazı şeyleri daha çok fark ederler. Kalış süresi uzadıkça insan birçok şeyi kanıksıyor artık fark etmemeye başlıyor. Bizim bu en değerli varlığımızı gözümüz gibi korumak zorundayız. Bizim varlık sebebimiz o. Biz bu ovayı şu anda kullandığımız anlayışla kullanmaya devam edersek, OSB’ler, fabrikalar, petrol istasyonları, tavuk kümesleri, havaalanları, okullar, ticarethaneler yaparız. 

Bir bakarız ki bu ovada nefes alamaz hale gelmişiz. O zaman burayı da bırakır gideriz. Çözüm bu değil, çözüm her şeyi yerinde yapmak. Fabrikayı her yerde kurabilirsiniz, kümesi her yerde kurabilirsiniz ama bu üzümü her yerde yetiştiremiyorsunuz. Lütfen tüm Manisa, özellikle Büyükşehir insiyatifine geçmiş bir Manisa ovasında planlama yetkisi tek elden toplanan yönetim tarzıyla, ama hep beraber sizler ve bizler, belediye ve idare, vatandaş, sivil toplum, özel sektör bu ovanın üzerine titreyelim, kıymetini bilelim. 

Bir metrekaresini bile boşa harcamamaya gayret edelim, bu konuda bir birimize destek verelim. Ben birkaç cümleyle de olsa Manisalılığımın başında duygularımı sizlerle paylaşmak istedim. Bu güzel etkinliği organizesinden dolayı, katkısından dolayı başkanımıza ve ekibini kutluyor, teşekkür ediyorum.” Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün de, Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde Manisa Valiliği desteği ile gerçekleştirilen 1.Manisa Sultani Üzüm Şenliği’nin hayırlı olmasını temenni etti.

 Ergün, “Manisa’mız tarihi dokusunun yanı sıra, tarım ve sanayi alanında da Türkiye’de önemli bir konuma sahip. Bu kapsamda düzenlenen şenliğin dillere destan çekirdeksiz sultani kuru üzümümüzün tanıtımına büyük katkı sağlayacağına inanıyorum. Manisa 730 bin dönüm bağ arazisine sahip. Bu verimli arazilerimizden yılda 355 bin ton sofralık üzüm üretimi yapılmakta.Manisa bu verilerle Türkiye üzüm üretiminde birinci durumda. 

Manisa 250 bin tonluk kuru üzüm üretimiyle Türkiye üretiminin yüzde 87’sini, Dünya kuru üzüm ihracat pazarının ise yüzde 35’ini aşağı yukarı gerçekleştirmekte. Ekim sahası her yıl genişleyen yeni bağlarımızla dünya kuru üzümünde olduğu gibi yaş üzümünde de ticaretin merkezi olma yönünde emin adımlarla yürümekte. İl genelinde 60 bin aile bu üzüm işinden geçimini sağlıyor. 300 bin insanımız bu işten ekmek yiyor. 

Öte yandan gübre, ilaç, alet ve makine sanayi, bağ direkleri ve telleri, bağ dikimi, budama ve hasat işçiliği, fidan üretimi, kuru ve yaş üzüm üretimindeki istihdamı da dahil ettiğimizde üzüm bağlarımızın ilimize sağladığı ekonomik katkı daha geniş bir tabana yayılmakta. Bu açıdan ele alındığında üzümün Manisa’da gelirler içindeki ekonomik payını rahatlıkla milyar dolarlar olarak ifade edebiliriz” diye konuştu.

 Programın açılış konuşmasını yapan Manisa Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Daire Başkanı Nedim Zurnacı, üzümün Manisa için taşıdığı önemi anlatarak uzun yıllar boyunca bağ bozumu şenlikleri düzenlendiğini ancak sonradan ara verildiğini, bu yıl yeniden başlatılmasına karar verildiğini söyledi. Konuşmaların arından program Grup Magnesiakonseri ve Büyükşehir Belediyesi halk oyunları ekibinin gösterisiyle devam etti. Bağ sofrasında konuklara üzüm şırası ikram edildi.

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER