Solunum yollarının geçici kasılması şeklinde
tanımlanan astım, Türkiye’de yaklaşık nüfusun %5-7’sini
etkilemektedir. Astımın başlıca belirtileri; kişi efor sarf ettiğinde
ve yorulduğunda ortaya çıkan ya da toz, çeşitli kokular ve sigara
dumanıyla tetiklenen; nefes darlığı, öksürük, balgam, hırıltılı solunum ile göğüste
sıkıntı hissidir.
Göbek çevresi yağlanması olan kişilerde sık görülüyor
Hastalığın nedenleri
arasında genetik eğilim yer alsa da; ev tozu akarları, hava
kirliliği, polenler ve küf mantarı gibi alerjik özellikler
taşıyan çevresel faktörlerin de etkisi bulunmaktadır. Göbek çevresi
yağlanması fazla olan kişilerde, sürekli toz ve buharla iç içe
olanlarda da astıma sıkça rastlanmaktadır. Annenin hamilelik
sırasında sigara içmesi, bebeğin astım riskini artırmaktadır.
Soğuk havada burundan nefes alınmalı
Astım hastalığında bazı durumlar
ve maddeler tetikleyici özellik taşır. Soğuk hava da bunlardan
biridir. Isı düşmesi ile birlikte nefes alıp verme hızlanmakta ve bir süre
sonra burundan alınan hava yeterli olmadığında, kişi ağızdan da nefes almak
zorunda kalmaktadır. Oysa burnun fonksiyonu; havayı ısıtmak,
nemlendirmek ve temizlemektir. Ağızdan alınan nefes ile soğuk hava doğrudan
akciğerdeki alıcıları uyarır. Bu alıcılar da astımı tetikler. Soğuk
hava ağızdan değil de burundan alındığında, damarların içinden
geçerek ısınır. Bu nedenle astım hastalarının soğuk havalarda, ağız ve burnu
içine alacak şekilde bir atkı ile dışarı çıkmaları, ağızdan nefes almak zorunda
kaldıklarında da havayı bu sayede ısıtarak solumaları, atakları önleyici
önlemlerden biridir.
Doğru tedavi planı ile ataklar önleyebiliyor
Bazı astım hastalarının sürekli
ilaç kullanması gerekirken, bazı hastalar için böyle bir gereklilik söz
konusu değildir. Astımı kontrol altına almaya yönelik ilaçlara başlandığında,
hastanın herhangi bir sorunu kalmadığını düşünerek bunları doktoruna danışmadan
bırakması uygun değildir. Koruyucu ilaçların doktor kontrolünde ve belirlenen
sürelerde alınması, atakların oluşmasını engellemeye ve astımın kronikleşmesini
önlemeye yardımcı olmaktadır. Nefes açıcı ilaçlar ise anlık
kullanım açısından önem taşımaktadır.
Kışın nefes açıcıları ilaçları yanınızda taşıyın
Astım hastalarının kış
aylarında özellikle nefes açıcı ilaçları yanında
taşıması gerekmektedir. Bir alışveriş merkezine girildiğinde ya da
bir temizlik malzemesi kokusuyla karşılaşma durumunda sıkışma yaşanabilir.
Soğuk havada egzersiz yapacak, işe giderken soğuk hava ile
karşılaşacak, merdiven çıkacak kişiler 15-20 dakika önce kurtarıcı
ilaçlarını kullanabilir. Bu ilaçlar astım atağını engellemeye yardımcı
olabilmektedir. Stresten uzak durmak, hobi edinmek de astım hastalıktan
korunmayı sağlar. Stres yönetimini öğrenmek de bağışıklık
sistemini güçlendiren bir özelliktedir.
Önlem alın, sağlıklı bir yaşam sürün
·
Dengeli ve
düzenli beslenilmeli, sebze ve meyveler mevsiminde tüketilmelidir. Özellikle A,
C, E vitamini ile selenyum ve antioksidandan zengin brokoli, maydanoz, roka
gibi koyu yeşil yapraklı sebzeler tercih edilebilir.
· * Bol sıvı
tüketilmelidir. Su ile vücudun atık maddelerden temizlenir.
· * Kalabalık ortamlar çok iyi
havalandırılmalıdır.
· * Klimaların
rutin kontrolleri yaptırılmalı, hava yoluyla bulaşan bakterilere karşı önlem
alınmalıdır.
· * İyi bir
uyku, rahat ve dinlenmiş bir vücuda; bu da güçlü bir bağışıklık sisteminin oluşmasına
yardımcı olur. Düzenli ve
kaliteli uyku uyumaya çalışılmalıdır.
· * Çoğu enfeksiyon
damlacık yoluyla bulaştığı için 8 saate kadar canlı kalabilen
bu etkenlerden korunmak için el hijyenine özen gösterilmelidir. Eller sık
sık yıkanmalı ve sıvı sabun kullanılmalıdır.
· * Hasta
kişilerle temas en aza indirilmelidir.
· * Çevredeki
kişilerle öpüşmekten ve sarılmaktan kaçınılmalıdır.