Tüketim harcaması da 4 trilyon liradan 8.6 trilyon liraya çıktı. Bu büyük artışın arkasında ise yüksek enflasyonun olduğu belirtiliyor. Gelir artışı harcamaların gerisinde kalırken, faiz ve kâr payı elde
edenlerin geliri ise katlanarak arttı. Bu durum vatandaşların daha fazla harcamaya zorlandığını ve ekonomik zorluklarla karşı karşıya olduğunu gösteriyor.
Faiz ve kâr payı katlanarak artıyor
Elde edilen rapora göre, vatandaşların gelir artışı harcamaların gerisinde kalırken, faiz ve kâr payı elde edenlerin geliri katlanarak artmış durumda. CHP'nin raporuna göre, 2022 yılında maaş ve ücretler ile işverenin sosyal katkıları %81 artarak 3.5 trilyon liraya yükselirken, kira gelirleri %167 artarak 2.6 trilyon liraya, kâr payı gelirleri ise %184 artarak 1.9 trilyon liraya ulaşmış. Raporda yüksek enflasyon nedeniyle hane halkının harcanabilir gelirinin 4.5 trilyon liradan 9.2 trilyon liraya yükseldiği, tüketim harcamasının ise 4 trilyon liradan 8.6 trilyon liraya çıktığı belirtiliyor. Bu büyük artışın altında yine yüksek enflasyonun etkili olduğu ve hane halkının enflasyondan korunmak için tüketim harcamalarını öne çektiği ifade ediliyor.
Türkiye ekonomisi net borç alıcı oldu!
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine dayanan bir rapora göre, 2022 yılında mali şirketler net borç veren pozisyonunda yer alırken, mali olmayan şirketler, devlet ve hane halkı ise net borç alan sektörler olarak belirlendi. Net olarak bakıldığında, Türkiye ekonomisi genel olarak net borç alıcı bir konumda bulunuyor. Oluşan bu net borçlanma ihtiyacının büyük bir kısmı dış borçlanmayla karşılanıyor. Hane halkının refahı açısından önemli olan maaş, ücret ve işverenin sosyal katkıları 2022 yılında önemli bir artış gösterdi. Maaş ve ücretler % 81 artışla 3.5 trilyon liraya yükselirken, kira gelirleri % 167 artışla 2.6 trilyona, faiz gelirleri % 139 artışla 660 milyar liraya, kâr payı gelirleri ise % 184 artışla 1.9 trilyon liraya ulaştı. Cumhuriyet Halk Partisi’nin ekonomi raporuna göre, milli gelirin içindeki payı 2020 yılında % 29 olan ücret gelirleri, 2021 yılında % 26.7’ye gerileyerek, 2022 yılında ise % 23.5’e kadar düştü. Bu dönemde milli gelir içinde ücret gelirlerinin dramatik bir şekilde azaldığı görülürken, kira gelirlerinin payı % 13.5’ten % 17.5’e, faiz gelirinin payı 3.8’den % 4.4’e, kâr payının payı ise % 9.1’den % 12.5’e yükseldi.
