banner249

Zeybekci, Enerji sektöründe milli, politika uygulamamız gerekiyor

Uluslararası Enerji Kongresi ve Fuarı’nın (EIF 2013) 6’ıncısı Ankara’da gerçekleştirilen Uluslararası Enerji Kongresi ve Fuarı’nın (EIF 2013) 6’ıncısı Ankara’da gerçekleştirilen kongrede konuşan Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Nihat Zeybekci, "Enerji'de dışa bağımlılığı bitirmek için hükümet olarak elimizden gelen bütün gayreti göstereceğiz" dedi. A

Zeybekci, Enerji sektöründe milli, politika uygulamamız gerekiyor
banner240

TO Congresium'da başlayan kongre ve fuarın açılış konuşmalarını Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Büyükelçi Mithat Rende, Glogal Enerji Derneği Başkanı Çiğdem Dilek, Akkuyu NGS A.Ş CEO’su Alexandar Superfin, Çevre Komisyonu Başkanı Erol Kaya ve Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Nihat Zeybekci yaptı. AK Parti MKYK Üyesi ve Denizli Milletvekili Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Nihat Zeybekci yaptığı konuşmada ülkemiz, enerji sektöründeki enerji güvenliğine ilişkin gelişmeleri yakından takip etmekte olduğunu, artan enerji talebinin dikkate alınarak enerji stratejilerinin tayin edilmekte ve gerekli yasal düzenlemelerin yapıldığının altını çizdi. 


ENERJİ HERKEZİ İLGİLENDİRİYOR 
Zeybekci konuşmasında; “Ekonomik kalkınmaya paralel olarak, enerji güvenliği, ülkelerin ilk öncelikli gündemini oluşturmaktadır. Sürekli artış eğilimindeki enerji fiyatlarında oynaklık, küresel iklim değişikliği, fosil yakıtlara bağımlılığın yakın gelecekte de devam edecek olması, yeni enerji teknolojilerinin henüz istenilen seviyede gelişmiş olmaması, fosil yakıtları üreten ülkelerdeki siyasi ve toplumsal çalkantılar ülkelerin enerji güvenliği konusundaki kaygılarını her geçen gün daha da artırmaktadır. Enerji fiyatlarının düzeyi, tedarikçi ülkelerin güvenilirliği ve sürdürülebilir enerji kaynakları herkesi ilgilendirmektedir” dedi. 

YASAL DÜZENLEMELER YAPILIYOR 
Enerji sektöründeki enerji güvenliğine ilişkin gelişmeleri yakından takip etmekte, artan enerji talebimiz dikkate alınarak enerji stratejileri tayin edilmekte ve gerekli yasal düzenlemeler yapıldığını da sözlerine ekleyen Zeybekci; “Son 10 yılda ülkemiz; ortalama yüzde 3,7 birincil enerji talebi artış hızıyla, OECD ülkeleri enerji talep artışının en hızlı gerçekleştiği ülke olmuştur. Türkiye dünyada 2000 yılından bu yana elektrik ve doğal gazda Çin’den sonra en fazla talep artışına sahip ikinci büyük ekonomi konumundadır. Bu yüksek talep artışının önümüzdeki dönemde de devam etmesi öngörülmektedir. 

Ülkemiz enerji ihtiyacı kapsamında doğalgazın yaklaşık yüzde 98’i; petrolün ise yaklaşık yüzde 91’i ithal edilmektedir. Bu sebeple enerji arzında kaynak, teknoloji ve altyapı bazında çeşitlendirmenin artırılmasına büyük çaba sarf edilmektedir. Bir taraftan petrol ve doğal gaz kaynaklarına yönelik olarak yurtiçi ve yurtdışı arama faaliyetleri devam ederken, diğer taraftan Kerkük- Ceyhan, Türkiye-Yunanistan doğal gaz boru hattı, Bakü-Tiflis Erzurum doğal gaz boru hattı ve Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hatları gibi büyük ölçekli uluslararası projeler gerçekleştirilmektedir. 

Kardeş Azerbaycan Hazar doğal gazını ülkemize ve ülkemiz üzerinden Avrupa’ya iletilmesini sağlayacak 2000 km uzunluğunda yaklaşık 11 milyara dolara mal olacak trans Anadolu doğal gaz boru hattını (TANAP) uygulamaya konulmaktadır. Dünyada enerji yarışının büyük bir hızla devam ettiği bugünlerde dengelerin değişmekte olduğu bir döneme girmiş bulunmaktayız. Enerji taleplerinin batı da olduğu gibi doğuda da artmasıyla ülkelerarası rekabet çok farklı boyutlara geçmekte ayrıca bu zorluklar yeni teknolojilerin doğmasına sebep olmaktadır. Türkiye olarak biz de hem coğrafi, hem de siyasi olarak tam ortasında olduğumuz bu değişimi ülkemiz için en doğru şekilde yönetmeliyiz. 

Zira, ekonomik büyümemizin devamlılığı için artan enerji talebimizi sürdürülebilir ve rekabet edebilir bir şekilde karşılamak ve garanti altına almak durumundayız. Bunun yanında aynı zamanda bu çabalarımızı tüm dünyada giderek öne çıkan insan odaklı, çevreyle dost ve sorumlu bir iş anlayışı ile gerçekleştirmemiz tüm değerleriyle globalleşen dünyada zorunluluk haline gelmiştir” diye konuştu. 

YENİLENEBİLİR ENERJİYİ TEŞVİK EDİYORUZ Türkiye’de, halihazırda kullanılan enerjinin % 31’i doğalgazdan, %31’i kömürden, % 28’i petrolden ve hidrolik kaynaklar dahil sadece %10’nu da yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlandığını vurgulayan Zeybekci; “Rüzgar, güneş ve jeotermal kaynaklar ise enerji bileşenimizin sadece % 2,4’ünü oluşturmaktadır. 

Son yıllarda özellikle hükümetlerimiz döneminde daha çok önem verdiğimiz ve teşvik ettiğimiz rüzgar, jeotermal ve güneş enerjisi ülkemiz açısından yenilenebilir enerji kaynakları olarak çok önemli hale gelmiştir. Yenilenebilir enerji kaynaklarının enerji arzı içindeki payının artırılmasına yönelik olarak hem yasal altyapı çalışmaları hem de sektörü harekete geçirecek kapsamlı çalışmalar hayata geçirilmektedir. Rüzgar, güneş, hidrolik, jeotermal, biyogaz ve çöp gazı, kaynaklarından yararlanılması önceliklerimiz arasında yer almakta böylece yerli kaynaklarımızın en mikro ölçeğe kadar değerlendirilmesine öncelik vererek enerji çeşitliliği sağlanmaya çalışılmaktadır. 

Bütün bunlara rağmen yakın gelecekte yine de nükleer enerji kaynakları artan enerji talebinin karşılanması için önemli, güvenli ve sürdürülebilir kaçınılmaz araçlardan biri olacaktır. Akkuyu ve Sinop nükleer santralleri faaliyete geçmesi ile birlikte nükleer kaynakların elektrik enerjisi üretimi içerisindeki payı 2020 yılına kadar en az yüzde 5 seviyesine ulaşacaktır. 

Ülke olarak asıl hedefimiz teknoloji transferi ve yerelleştirme çalışmaları ile ülkemize nükleer teknolojinin kazandırılması, insan kaynaklarımızın geliştirilmesi ve üçüncü nükleer santralımızın yerli sermaye, bilgi ve tecrübemizle yapılması olmalıdır. Bunun yanında önümüzdeki 10 yılda sadece rüzgar tribünlerine yaklaşık olarak 50 milyar dolar yatırım yapmayı planlayan ülkemiz rüzgar ve güneş başta olmak üzere yenilenebilir enerji üretim teknolojilerini kendisi üretmelidir. Aksi takdirde yine sonuçları takip eden, çaresizce kovalayan ülke olmaktan kurtulma şansını bir kez daha ıskalamış olacağız” dedi. 

TASARRUFUNA DA ÇOK ÖNEM VERMELİYİZ 
Yeni enerji kaynakları ve üretim yöntemleri geliştirip bunları garanti altına almaya çalışırken en az bunlar kadar önemli olan enerji verimliliğine ve tasarrufuna da çok özel önem vermemiz gerektiğinin altını çizen Zeybekci; “Alınacak çok basit konut ve toplu yaşam alanlarındaki sıcak, soğuk izolasyonu, binaların konumları ve mimari tasarımları ile sağlayacak tasarrufun yüz milyarlık tüketim tasarrufu veya enerji üretim yatırım azalması sağlayabileceğinin binlerce başarılı örneği görmek mümkündür. Kamunun, bilim ve teknoloji üretenlerin ve özel sektörün enerji verimliğini geliştirecek 9 projelerinin teşvik edilmesi ve kamuoyunun kalıcı olarak bilinçlendirilmesi çok önemlidir. 

Kıymetli katılımcılar Ülkemizin dış finansman ihtiyacının önemli bir kısmı enerji ithalatından kaynaklanmaktadır. Ayrıca bu sadece finansman ve cari açık meselesi değildir. Bu gerçek bağımlılık ve bağımsızlık meselesidir bu nedenle, enerji konularının tüm yönleriyle ülkemizdeki tüm ilgililerin, tarafların katılımlarıyla tartışılması, çözüm önerileri ve katkılarının alınarak bir milli politika oluşturulması, bu politikanın yakın, orta ve uzun vadeli yol haritasına dönüştürülmesi olmazsa olmaz derecesinde önemlidir” diye konuştu.

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER