Suriye'nin kuzeyindeki askerlerini geri çekme kararı alan ABD'ye Suudi Arabistan'ın Veliaht Prensi Selman efendi, Amerika'yı mantıklı bir bahane olan İran'ın tavrı ve dış politikalarını gerekçe göstererek, Suriye'de biraz daha kalması gerektiğini söylüyor. Zaten Trump bir kaç gün öncesinde ''kalmamızı istiyorlarsa masraflarını ödesinler'' diyerek ilk hamlesini yapmıştı. Satrançta ilk hamlenin piyonlarla olduğunu bilmeyen yoktur.
Selman'da (kendisi çok bonkördür) 4 Milyar Dolar ödeyeceğini beyan ederek yuvarlak masanın kurulduğunu ilan ediyor.
Anlayacağınız ilk piyon Selman ikincisi BAE Prensi Zayid'dir
Veliaht prensin bu arzusunun sebebi İran'la olan geriliminin hiç bir ilgisi olmadığını anlamayanlar zaten bu Ülkede yatacak yeri yoktur.
Bu doğrudan Türkiye'ye yapılan bir hamledir.
Bu sadece iki cahil Arap'ın cesaret edeceği bir politika olmadığı gibi Batılı geniş bir konsorsiyumun da aleni ittifakıdır.
Türkiye'ye ilerde yapılacak bir saldırının alt yapısıdır. Çünkü Kuzey Iraktan Basra körfezine kadar yani Irak topraklarında olan Amerika askerleri İran'a karşı bir tehdit olabilir. Bunu anlayabilirim.
Peki Türkiye ile yüzlerce kilometre sıfır noktası olan Suriye'nin kuzeyindeki Amerikan askerleri, İran'a ne yapabilir?
Nasıl bir tehdit oluşturabilir merak etmiyor musunuz?
Bu Oyunda Bizans oyunları ve Haçlı oyunları da var.
Vehhabilik zihniyeti taşıyan bu cahiller oyunun içinde olduğunu sanıyor ama değiller.
Onlar sadece masadaki oyunculara servis yapıyor.
Çay, Kahve, viski vs. götür getir işlerine bakıyorlar.
Efendilerinin kazanması için moralini ve motivasyonunu yüksek tutup, onları memnun etmek adına ellerinden geleni yapıyorlar.
Zira sadık ve vefalı olmaları için uzun süre eğitildiler.
Bu 4 Milyar Doları Prens Selman taahhüt etti ama bence Birleşik Arap Emirlikleri ödeyecek.
Gezi olaylarını finanse ettiklerini bilmeyen mi var?
PYD ve PKK'ya finans desteği verdikleri ortaya çıkmadı mı?
Her şeyi bir tarafa bırakalım. Amerika Suriye'de ne yapabilir?
Barışı sağlayabilir mi? Sağlayamaz. Sağlamadı da.
Ya da Suriye'nin geleceğini belirleyebilir mi? Belirleyemez. Çünkü halk onlardan nefret ediyor.
Orada Askeri bir otoriter kura bildi mi? Kuramadı. Hatta dünyaya rezil oldular.
Geriye bir tek şey kalıyor.
O da Amerika askerlerinin bölgeden ayrılmaması için finanse edenlere yeni bir ihale verildi. Bu ihalenin teknik şartnamesini İngiltere, İdari şartnamesini ise Amerika hazırladı.
Unutmadan söyleyeyim, Son dakikada da İsrail tarafından hazırlanacak olan bir ''zeyilname'' var.
İHALE TÜRKİYE'Yİ, ARAP VE MÜSLÜMAN DÜNYASINA DÜŞMAN ETMEKTİR.
İhaleyi alan Veliahtlar, bölgeyi kan gölüne çevirmekten zerre kadar çekinmiyor hatta ve hatta yeni Batılı istilalara ve yeni saldırılara kapı aralıyorlar.
Tehlikeli ve kanlı bir oyun oynuyorlar. Bu Uluslar arası komplonun tek bir amacı var.
İslam Dünyasında yeni çatışma alanları oluşturmak.
Türkiye'yi güçsüzleştirip hatta itibarsızlaştırmak gibi gayretleri olacak.
Bu, ne 1991 körfez Savaşından sonrasına benzer, ne Arap - Fars savaşı sonrasında ortaya çıkan mezhep çatışmalarına, ne de Irak işgaline benzer.
Selman ve Zayide bu ihale verilmiş ve Arap - Türk düşmanlığı için kolları sıvamaları istenmiştir.
Türkiye ile Arap dünyasının arasına beton duvarlar örüp, gönül bağlarını koparmak için tasarlanan bu oyun, zamanla düşmanlığa dönüşecek.
Ya da onlar böyle umuyor.
Türkiye, derini Devlet ilmi ile attığı adımlarla bu komployu da boşa çıkaracaktır. Bu yüzden Rusya ile yakınlaşıp, Nükleer santral projesi, Enerji hamleleri ve Ekonomik işbirliğinden kaynaklanan dış ticaret hacmini genişletip ikili ilişkilerde daha sıcak ve samimi bir ilişki kurdu.
Bununla birlikte Suriye konusunda her iki ülke ciddi anlamda inisiyatif alarak bölgenin kaderini değiştirebileceklerini bütün dünyaya gösterdi.
Ankara ve Moskova'nın yakınlaşmasını sabote etmek isteyeceklerdir.
Çünkü sadece iki cahil Arap'ı öne sürerek ve Suriye'nin kuzeyinde asker finans ederek Türkiye'yi durduramazlar. Bence batı dünyası hala 15 Temmuzu tam anlamıyla idrak etmiş değiller. Şayet anlayabilselerdi, idrak etmelerine gerek kalmazdı.
Türkiye'nin haritalardaki sınırları yeniden revize edip tekrardan çizeceğini görecekler.
Türkiye'ye karşı bir Arap bloğu oluşturmak isteyen güçler, Türkiye'nin huzurunda el pençe duranların coğrafi bir tasarımla, imanlı gönüllerde yara açamayacağını anlayacaklar.
İki cahil prens istedi diye Araplarla Türkler düşman olmaz.
Türkiye her türlü saldırıya boşa çıkartıp ve hayal edilen o ''BİRLİĞİ'' kurarak, tüm planları alt üst edip, ihanet ve fitneyle tasarlanan bu komployu da boşa çıkartacaktır.
Allah'ın izniyle bunu hep birlikte göreceğiz.
yazılarını takip ediyorum hocam kesinlikle doğru tesbit. siz çok ileri görüşlü bir yazarsınız umarım yeteğiniz farkedilir