Gribin ani baş ağrısı, 38-39 derece ateş, yorgunluk, sırt, kol ve bacaklarda ağrı, vücutta kırgınlık, üşüme, titreme, terleme, kuru öksürük, boğaz ağrısı, bazen de burun tıkanıklığı ve hapşırma gibi belirtilerle kendini gösterdiğini anlatan Dr. Üstel, “Özellikle çocuklar ve yaşlılarda orta kulak iltihabı, beyin iltihabı, zatürre, menenjit gibi çok ciddi başka hastalıkların ortaya çıkmasına da sebep olabilmektedir. Ölüm riskini de arttıran bu tür hastalıklardan korunmak için grip aşısı yaptırmak önemlidir. Özellikle gribe yakalanma ve daha sonra oluşabilecek hastalıklar yönünden risk taşıyan, yuvaya giden çocuklar, ilkokul öğrencileri, 65 yaş üstü yaşlılar, kalp ve hipertansiyon, kronik akciğer, böbrek ve diyabet hastalarıyla sağlık personeli dediğimiz kişilere faydalıdır.” şeklinde konuştu.
Grip aşısının etkisinin ortaya çıkmasının 10-15 gün sürdüğünü belirten Üstel, sonbahar başlarında yapılmasını önerdi: “Kış boyunca da yapılabilir ama eylül, ekim ve kasım aylarında yapılması, erken önlem almak açısından önemlidir. Çoğunlukla koruyucu olsa da aşı yapılması, kişinin o yıl asla grip olmayacağı anlamına da gelmez. Sağlıklı erişkinlerde, yaklaşık yüzde 70 oranında koruma sağlamaktadır. Riskli grupta olanlarda ise bu oran yüzde 50’ye düşmektedir. Ayrıca aşı, gribe benzer nezle gibi hastalıklardan korumamaktadır.”
Gripten korunmak için vücut direncini güçlendirmenin de önemli olduğunu belirten Dr. Melih Üstel, şunları kaydetti: “Mevsim özelliklerine uygun giyinmek, gripli kişilerle temastan kaçınmak, elleri sık sık yıkamak, kapalı kalabalık ortamlardan, aksıran, öksüren kişilerle yakın olmaktan, özellikle kucaklaşmak ve öpüşmekten kaçınmak, bol sulu gıdalar, taze sebze ve meyve yemek çok faydalı olacaktır.”
