KUTSAL SANDIK VE YIKIM, MESCİD-İ AKSANIN ŞİFRESİ

Sevgili Dostlar; son zamanlarda yine Mescid-i Aksa gerilimi Dünyanın ve gündeminde, Evet neden Mescid-i Aksa, Özelliği ne? Bu krizin temel kaynağı ne? Neden çözümlenemiyor?  Mescid-i Aksanın Şifresi ne? Bu haftaki yazımız biraz uzun olduğundan dolayı iki bölüm halinde size aktaracağım.

En uzak noktadaki ‘’mescit” anlamına gelen Mescid-i Aksa, pek çok peygamberin gelip geçtiği kutsal bir mekândır. Aksa kelimesi “en uzak” anlamındadır. Mescid-i Aksa da Mekke'ye olan uzaklığından dolayı böyle adlandırılmıştır. Hicretten yaklaşık on yedi ay sonrasına kadar Müslümanlara kıble olan bir mekân olmasından dolayı Müslümanlar nezdinde ayrı bir değere sahip olan kutsal bir mekândır. 

Hz. Muhammed‘in, Miraç gecesinde Kudüs’e gelerek Mescid-i Aksa’da namaz kılması, Kuran’ı Kerim’de şu şekilde geçer. “Kulunu (Muhammed’i) bir gece Mescid-i Haram’dan (Mekke’den), kendisine bir kısım ayetlerimizi göstermek için, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa’ya (Kudüs’e) götüren Allah’ın şanı ne yücedir. Doğrusu O, işitir ve görür.” (İsra, 17/1) 

Peygamberimiz Hz. Muhammed’in şöyle söylediği hadis edilir. “Yolculuk ancak şu üç mescit’ten birine olur; Benim şu mescitlerime (Mescid-i Nebevi), Mescid-i Haram’a ve Mescid-i Aksa’ya.” Bu hadis çerçevesinde Mescid-i Aksa, Mescid-i Nebevi ve Kâbe ile birlikte üç harem bölgesinden biri olarak kabul edildiği için Harem-i Şerif adını alır.

Yahudiler, Mescid-i Aksa'nın altında kendileri için kutsal sayılan Süleyman Mabedi ile Hz. Musa'nın Sandığının (Kutsal Sandık)  bulunduğuna inanır. Onlara göre sandığın içinde eski ahit vardır. Yahudilere göre hem mabet hem de sandığın geri alınması için Mescid-i Aksa'nın yıkılması gerekir. Bu nedenle İsrail yıllardır arkeolojik kazı çalışması altında  Mescid-i Aksa'nın altını oymakta, orada tüneller kazarak, kendi kendine yıkılmasını sağlamaya çalışmaktadır.

Mescid-i Aksa yıkılacak ve İsrail Mescid-i Aksa'nın bulunduğu yere Süleyman Mabedini inşa edecek. Bunun için en önemli adımlardan biri olan Harap Sinagogu, Mescidi Aksa'yı yıkma planının en önemli adımıdır. Harap Sinagogu, Mescidi Aksa'ya sadece 100 metre mesafededir ve şu an Yahudiler Mescidi Aksa'nın yakınına kadar girip ibadet etmektedirler. Harap Sinagogunun yeniden açılması Yahudiler için bir milattır.

Tahrif edilmiş Tevrat’a göre İsrail Oğulları Mısır’dan çıktıktan sonra Sina dağı önünde toplanırlar ve burada Hazreti Musa Tanrı’yla görüşür. Tanrı Hazreti Musa’ya iki taş levha üzerinde kutsal antlaşmayı verir. Tevrat pasajlarında şöyle bildirilmektedir:

"Ve Sina dağında, Musa ile söyleşmeyi bitirince, şahadetin iki levhasını ona verdi." (Kitabı Mukaddes. Çıkış. Bap. 31) 

İsrail Oğulları Mısır'dan çıktıkları zaman, RABBİN onlarla ahdettiği Horeb dağında, sandığın içine Musa'nın koymuş olduğu iki levhadan başka içinde bir şey yoktu." (Kitabı Mukaddes /Tarihler II. Bap5) 

Bu sandığın Hz. Davud tarafından taşındığı ve Hz. Süleyman tarafından yerine konduğu ise yine Tevrat'ta şu şekilde haber verilmektedir: 

"Ve Davud kalktı ve isimle, kerubiler üzerinde oturan ordular Rabbinin ismiyle çağrılan Allah'ın sandığını Baale-yahudadan çıkarmak için, yanındaki bütün kavimle oraya gitti. Ve Allah'ın sandığını yeni bir arabaya koydular ve onu tepede olan Abinadabın evinden kaldırdılar ve Abinadabın oğulları Uzza ve Ahyo yeni arabayı sürüyorlardı. Ve Allah'ın sandığı ile beraber onu tepede olan Abinadabın evinden kaldırdılar ve Ahyo sandığın önünde yürüyordu". (Kitabı Mukaddes / Samuel)


Antlaşmaya göre Hazreti Musa, Yahudaoymağından Hur oğlu Uri oğlu Besalel'e Akasya ağacından bir sandık yaptıracaktır. Sandık tamamen altınla kaplandı. İçine anlaşma levhaları konuldu. Sandığın üzerinde iki melek motifi vardı. Bu iki melek Tanrı İsrail Oğullarına kızgın olduğunda birbirlerine sırtını döner. Eğer İsrail Oğullarından Tanrı şikâyetçi değilse birbirlerine yüzlerini dönerlerdi.

Hıristiyanlık inancına göre Ahit sandığı tapınakla birlikte yok olmuş artık Tanrı’nın evi Hazreti İsa’nın bedeni olmuştur: İsa göğe yükselmeden önce Kutsal Ruh ‘un yani Tanrı'nın tekrar insanların arasına tapınağına geleceğini söylemişti. (Pavlus’un Efeslilere Mektubu 2.19–22)

Yahudi inancına göre de Mesih’in en büyük alameti kayıp sandukayı bulması olacak. Günümüzde Mesih’in gelişini hızlandırmak isteyen Yahudilerle onlara destek olan Evangelistlerin büyük bir ittifak yaptıkları da bilinmektedir.

İsrail, kazı sebebi olarak hangi gerekçeleri gösterirse göstersin, yıllardır süren kazıların tek bir hedefi var: Ahit Sandığı (Kutsal Sandık) ve Mescid-i Aksa’nın yıkılması.

Sandıkta Sadece levhalar ve Hz. Süleyman’ın yüzüğü değil, Hz. Musa'nın asası, Hz. Davudun kılıcı ve diğer tablet ve ruloların da olduğu kabul edilir. 4 omuzluklu ve üzerinde            6 halka bulunan bir sandıktan söz edilir.

Rivayetlere göre; kimine göre bu vahiy/emanet sandığı Nebukadnezarın (Buhtunnasr) saldırısının ardından enkazın altında kaldı. Kimine göre, sandık bir süre önce ayin için Hadramuta gönderilmişti, orada kaldı. Kimine göre o günkü mabedin koruyucuları, müminler Nebukadnezar Kudüs önlerine geldiğinde sandığı alıp, gizlice şehrin dışına çıktılar. Eber gölü kenarında gecelediler.(Bu yazdıklarımın tarihçesine girmedim konu çok dağılacak, uzun olan yazı daha da uzayacaktı.) Bir rivayete göre orada, o gece sandık göğe çekildi. Bir başka rivayete göre sandığı yer yuttu. Ta ki kıyamet yaklaşınca o gittiği yerden geri gelecek.

Bir başka rivayete göre o sandığı gizlice alıp götürenler sabah kalkıp sandığı Şama götürdüler ve orada bir mağaraya gizlediler. Kimine göre, Şam da bir gece kaldıktan sonra Hataya gittiler ve sandığı orada bir yere gizlediler.

Kimine göre ise bu sandık tapınak şövalyeleri tarafından hala korunmaktadır. Onlar emaneti sahibine vermek için Mesih’in dönüşünü beklemektedirler.

Bu hafta şimdilik burada bırakalım, gelecek hafta asıl maksat ve niyetin ne olduğunu aktaracağım.

Sağlıkla, Sevgiyle, Bilgi ile kalın. 

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.