TÜRKİYE ADIM ADIM İLERLİYOR

İlk defa sanatçılar sanatlarını icra ettiler.

Özellikle Fırat Kalkanı harekatı ve Zeytin Dalı Harekatından sonra Türkiye'nin Dünyadaki imajı daha belirgin ve güvenilir hale geliyor. 

Başarı üstüne başarı elde eden TSK özüne döndüğü için  başta muhalefet cephesindeki siyasetçilerin ve gazetecilerin, sonrasında akademisyen ve sanatçılık kisvesi altında ihanete çanak tutanların da nefretini kazanmış olacak ki kendini bilmez bazı ayyaşlar Genel Kurmay Başkanına ve ordu komutanlarına necis ağızlarıyla, salyalarını silmeden dil uzatıyorlar. Aslına bakarsanız Hulusi Paşanın ismini bir ayyaşla aynı cümlede kurmak istemediğim için detaya girmek istemiyorum. Mutlaka Yılmaz Özdil diye bir ayyaşın sözcü adında bir paçavra'da yazdığını bileniniz vardır. Bu ayyaş ''ben Hulusi paşayla gezmem'' diyor. Görende Hulusi paşamız bunu muhatap alıp yanında gezdiriyor sanacak.

Sanki Afrin operasyonu Teröristlere değilde kendi evlerine yapılmış gibi hissediyor bunlar. Afrindeki teröristler ölürken bunların yas tutması sizce de garip değil mi?

Muhasebeci Kenan var birde. 

Musul eski başkonsolosu ve şimdinin CHP genel başkan yardımcısı. Bu muhasebeci çok şükür ki Musul'da deaşın elinde ölmedi. 

Çünkü ölseydi bizde asırlarca bu adamı şehit olarak görüp adını okullara, mahalle ve sokaklara verecektik.

Muhasebeci Kenan'da Selahattin'i ziyarete gitmiş ve onun özgürleşmesi gerektiğini söylüyor. 

Gören de Demirtaş komşusunun bahçe kapısını kırdığı için içeride yatıyor sanacak.

Bunların aslında tek bir merkezde yönetildiğini bilmeyen yoktur. Hepsi aynı fitnenin sofrasına misafirdir. Ve hepsi aynı ateşin yakıtı olacaktır.

Benim nazarımda zaten onların bir itibarı ve kariyeri yok ama maalesef onların fikir siyasetine önem veren insanlar var. Ben asıl bunların yazılarını takip eden, siyasetine inanan, sanatını izleyip alkışlayanlara üzülüyorum. 

Her şeyi bildiğini sanan ve en acısı haklı olduğunu düşünen bu garip ve fakir kesim maalesef bunlara inanmaktan ve izlemekten vazgeçmeyecekler. 

Ben, dün Hatay'daki komuta merkezine Devlet erkanı ile birlikte gidip oradaki Askerlerimize moral verip, Devletinin ve askerinin yanında olanlara sanatçı derim. 

Asıl sanat vatansever olmaktır ve asıl sanatçılık vatana sahip çıkmaktır. 

Geri kalanı şaşaalı hayatlarının karşılığında hiç bir bedel ve emek ödemeyen, sanat adı altında ahlaksızlık ve yozlaşmayı millete aşılayan fitnelerdir.

Türkiye'nin Ekonomisi hiç bir zaman çökmeyecek

Dolar 4 liraya çıktı diye Ekonominin battığını, iç piyasanın işlevsiz hale geldiğini söylemekten çekinmeyenler ve bunu söylerken ihracatın 160 milyar dolar seviyesinde olduğunu görmezden gelenler ile Muhasebeci Kenanlar aynı kişilerdir. Türkiye'nin Ekonomisi Allah'ın izniyle daha da güçlenecek.

Türkiye sınır ötesi operasyonlarında bölgeyi terörden arındırıp ve oradaki mazlumların huzurunu tesis ettikten sonra Allah'ın ihsanı ve ikramıyla geri dönecektir. 

Zenginlik ne kadarına sahip olduğunla değil ne kadarını dağıttığın ile alakalıdır

Yıllarca buralarda zulüm üzerine bir sistem kuranların, korku imparatorluğu çökmüştür.

Çünkü karşılarında şapka giydirecek Atatürk'ün olmadığını, kendilerine etek giydiren Recep Tayyip Erdoğan'ın olduğunu anlamışlardır.

Devletimiz düşmanlarını değil Allah'ı büyük görmüş ve sadece ondan korkmuştur. 

Bu iman ve itikad gerektiren bir vasıf olduğu için iman sahibi olmayanların idrak edebileceği bir mesele değildir. 

15 yıl önceki Türkiyeyi hatırlayın. Böyle bir üslubu ABD ve Avrupayı bir kenara bırakın İsrail'e bile kullanamazdık. Şamarlanan değil şamar vuran bir Ülke olduğumuzu artık çok iyi biliyorlar.

Erdoğan'ın diğer ülke liderlerine ''gücünüz yetiyorsa hodri meydan'' demesine, ''teröristlerle ara buluculuk yapacağınıza haddinizi bilin'' demesi, nerede ve nasıl bir konumda olduğumuzun açık delilidir. 

Tabi ki düşman adam gibi göğüs göğüse çarpışmaktan korkuyor. Ancak birilerini ucuza satın alıp kendine uşak yaparak yapmak istediklerini onlar üzerinden melodileştiriyor.

Biz ''her zorluğun ardında bir kolaylık vardır'' ayetine iman etmiş ve itikadımızı buna göre belirlemişiz. 

Ekonomide, siyasette ve yaşantımızın her alanında bu şekilde amel ederiz. 

Dolar kaç para olmuş? EURO yükselmiş. Bunların hiç bir önemi yok. 

Kuru ekmekle cephede savaşan bir milletin evlatları değil miyiz biz? 

Biz bu yolda yalnız değiliz. 

Herkes bize arkasını dönse bile, kapılarını her daim açık tutan Merhametlilerin en Merhametlisi olan ''ALLAH'' vardır. 

Devletimiz zulüm gören mazlumların umudu olurken, üç kuruşluk dünya telaşından korkup Ekonomiyi, insan haysiyetinden üstün görecek bir Devlet değildir.  

Afrin, Fırat kalkanından daha kolaydı. Münbiç, Afrinden daha kolay olacak.

Mazlum İnsanların, özellikle Müslümanların hak ettikleri onurlu hayatı, en doğal hakları olan huzur ve istikrar çerçevesinde yaşayabilmesi, Operasyonlarımızın devamına bağlıdır.

münbiç Afrin kadar kolay olmayacak diyen muhasebeci kenanların inadına söylüyorum münbiç ve sonrası Afrin ve öncesinden daha kolay olacak.

Korkularında etek giyerek savaşan bir zihniyetin karşısında, korkusuzca savaşıp düşmanına etek giydiren bir Devlet var. Ve ölümü korkutan bu askerin elinden zaferi alabileceğine inan ahmakların sonunu hep beraber göreceğiz.

Buralarda sadece terör örgütleriyle savaşmıyoruz. Avrupa'nın iki yüzlülüğünü, batının medeniyetsiz, Amerikanın korkak ve aç gözlü olduğunu bütün dünyaya gösteriyoruz.

Osmanlıyı boşuna yıkmadıklarını şimdi herkes anlamış oldu. Osmanlının idaresinde böyle bir zulme yeltendiklerinde neyle karşılaşacaklarını iyi biliyorlardı. ''böl, parçala, yönet'' taktiği bu yüzdendi.

Yıllarca orta doğunun yeraltı enerji kaynaklarını sömüren ve bu kaynakları, zenginliğin sahibi olanlardan gasp edip onları türlü fitnelerle yurtlarından ettiler. 

Türkiye ise yurtlarından edilen mazlumları yıllarca evinde misafir edip sonra evlerine huzur içinde dönmelerini sağladı. 

İdlib'deki gösterileri izleyenler Türkiye'nin önemini ve gücünü bir kez daha anlayacaklardır. Oradaki halkın nasıl isyan ettiğini ve ellerinde Türk Bayraklarıyla sokağa dökülüp Türkiye'ye ''gelin bizi de kurtarın'' dediğini görmezden gelmek de ayrı bir ahmaklıktır.

hiç şüphe yok ki Türkiye adım adım ilerliyor. 

Cesur bir askeri, imanlı bir milleti ve adaletli bir Devleti olduğu için eninde sonunda kazanacaktır. 

İslam birliği öyle kuru kuruya kurulmaz. 

O bir ruhtur ve bu ruh sadece İmanlı bir bedende hayat bulur. 

Türkiye Cumhuriyeti Devleti, İslam Birliğini kurmaya namzettir. 

Ve bu birliğin lideri olmaya hakkı vardır. 

Ve bunu layıkıyla yerine getirecek Devlet tecrübesine sahiptir. 

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

YORUMLAR
haydar kaya
haydar kaya - 6 yıl Önce

hocam yazılarınızı beğenerek okuyorum sayenizde ufkum açıldı düşüncelerim değişti. selamlar sevgiler