banner249

Bu veto umarım reklam değildir!

CHP Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın veto kararının, BM İklim Zirvesi’nin Madrid’de başladığı gün açıklanmış olmasına dikkat çekerek “Umarım ki bu veto uluslararası zirve için reklam malzemesi değildir” dedi.

Bu veto umarım reklam değildir!
banner240

CHP Genel Başkan Yardımcısı Karaca, yazılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi, “Termik santrallerin bacalarına filtre takılmasına ilişkin süre 31 Aralık 2019 tarihinde sona erecek iken AKP ve MHP’li vekillerin oylarıyla 2,5 yıl daha uzatılmış, itirazlarımıza rağmen TBMM’de geçmişti. Şubat ayı sonunda, 31 Mart Yerel seçim yatırımı olarak termik santrallere izin süresi uzatılması konusunu torba yasadan geri çıkaran AKP, geçtiğimiz hafta yeniden süre uzatımı için TBMM’de 50. Madde olarak yeniden 3-5 enerji lobisi isteğiyle gündeme getirdi. 50. Maddenin geçmesi için KABUL oyu veren AKP ve MHP Milletvekillerinin; kararı kendileri kabul etmemiş gibi, veto kararı verilince sevinç gösterilerinde bulunmalarının anlamı şu: Biz vicdan ve irademizi tek adama teslim ettik.”

VETO KARARIYLA, BM İKLİM ZİRVESİ AYNI GÜN!

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dün bu maddeyi veto ettiğini hatırlatan Karaca, “Vatandaşlarımızın zehir soluması anlamına gelen 50. Madde ile ilgili Veto kararı verilmesi, olması gereken bir karardı. Şunu hatırlatalım; veto kararı anlık bir durumdur ve bu düzenlemeyi hepten tamamı ile iptal eden bir durum değildir. Veto sonrasında, bu düzenleme tekrar TBMM gündemine gelecek. O zaman ölüm saçan termikler konusunu bir daha gündeme gelmemek üzere RET mi edecekler göreceğiz. Bizler umut ediyoruz ki bu veto dün başlayan BM İklim Zirvesinde hükümetin bazı argüman ve taleplerinin yerine getirilmesi için reklam malzemesi olmasın. Çok uzun zamandan beri CHP olarak ciddi bir mücadele veriyoruz. Bu noktaya taşınmış olması mücadelemizdeki haklılığımızı ortaya koydu. Termik konusunda TBMM’de ısıtılıp ısıtılıp önümüze gelmeyeceği netlikte bir karar ile sonuçlanması için mücadelemizi vermeye devam edeceğiz” dedi.

SADECE BACA FİLTRESİ İLE ÇÖZÜLECEK SORUN DEĞİL

Karaca, açıklamasına şöyle devam etti, “Bu santrallerin yarattığı kirlilik, sadece bacalara filtre takmak ile çözülebilecek bir sorun değildir. Özellikle denetimlerin periyodik olarak yapılması, idari yaptırım ve cezaların artırılması devam eden süreçte önemli… Şu ana kadar bu santrallerin çalışıyor olmasının yarattığı sorunları irdelemek lazım. Bu santrallere verilen teşvikler, bu santrallerin etki alanlarında oluşan zararları gidermeye yönlendirilmelidir.

Söz konusu termik santrallerin bulunduğu şehirlerde kanser ve diğer hava kirliliğine bağlı hastalıklar yönünden seferberlik ilan edilmeli, yurttaşlar acilen sağlık taramasından geçirilmeli, tedavi edilmelidir.

Şu anda İspanya’da BM İklim Zirvesi gerçekleşiyor ve hükümet yetkilileri bu zirvede yer alıyor. Tüm gündem Paris Anlaşmasının onaylanması konusuna odaklanmış durumda. Biz; iklim konusunda tutarlı, somut adımlar bekliyoruz. Hava kirliliğine dair sunulan veriler, gerçekçi değil. Ölçüm istasyonları kirletici unsurların bulunduğu bölgeler dışındaki yerlere konuşlandırılmış durumda. Sayıştay raporları da gösterdi ki denetimsizlik hat safhada… Türkiye’de biran önce İklim Acil Durumu ilan edilmeli ve acil eylem eylem planları oluşturulmalıdır. Bölge ve havza bazında kümülatif etki değerlendirmeleri yapılmalı ve bu değerlendirmeler kapsamında hareket edilmelidir.

Erol Uçkan

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER