banner249

Yaşatmak için uyutuyorlar

Ameliyat öncesi hastaların uyutulduktan sonra ya uyanamazsam korkusuyla yaklaştığı anestezi, hem operasyonun sağlıklı geçmesini sağlıyor hem de kişiyi her türlü riske karşı koruyor.

Yaşatmak için uyutuyorlar
banner240

Cerrahları titizlikle seçen hastalar, ameliyat sırasında başlarından ayrılmayan, hayati öneme sahip anestezi uzmanlarını çoğu zaman tanımıyor. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Anestezi Uzmanı Dr. Nursen Karaca, anestezi branşının temel hedefinin, yapılacak operasyonun, hasta ve hekim için daha emniyetli, daha konforlu olmasını sağlamak olduğunu söyledi. 


Hastayı ameliyata hazırlama, gerekli tetkikleri isteme ve gerekirse bozuk değerlere yönelik tedavinin yapılmasını sağlamanın, anestezi uzmanının görev sahasında olduğu dile getiren Karaca, sözlerini şöyle sürdürdü, "Hastalarımızı bir gün öncesinden görüyoruz. Anastezi için en uygun koşullarda hazırlıyoruz. Herhangi bir başka klinikten tetkik istediğimizde diğer hekimlerin de görüşlerini alıyoruz. Ameliyat öncesinin sabahında sakinleştiricilerimizi verip, ameliyathaneye alıyoruz." 

Ameliyata alabilmenin uygun şartlarını sağlandıktan sonra, ameliyatta da hastanın uyuduğu süre boyunca onu koruyan ve kollayan kişi olduklarını belirten Karaca, kaç saat sürerse sürsün ameliyat sırasında hastanın başından ayrılmadıklarına işaret ederek, "Cerrahi hekimi titizlikle seçen hastalar, kendileri için hayati bir öneme sahip anestezi uzmanlarını bilmiyor" dedi.

"UYANMAMA KORKUSU GÜNÜMÜZDE GEÇERLİ DEĞİL"
Karaca, geçmişteki bazı olumsuz deneyimlerin, insanların anesteziden korkmasına neden olduğuna değinerek, şunları kaydetti, "Genelde hastalarımız bize 'Az narkoz verin' şeklinde bazı şeyler söylüyorlar ama günümüz koşullarında tıp çok gelişti. O yüzden eskisi kadar korkulacak bir durum yok. Eskisine nazaran daha güvenli ajanlar kullanıyoruz. Eskisine nazaran daha gelişmiş izleme takip ekipmanlarımız mevcut. Her hastaya özel anestezi uygulamamız var. 

Hastanın var olan hastalığa göre, yaşına göre, ne ameliyatı olacağına göre, operasyonun kaç saat süreceğine göre operasyonu çok gelişmiş teknolojiyle takip edebiliyoruz. Bu anlamda hastanın tansiyon, nabız, beyin oksijen seviyesini çok gelişmiş ekipmanlarla takip edebiliyoruz." 

Tıpta sıfır riskin söz konusu olmadığını, yapılan her işlemin ufak da olsa bir riskinin bulunduğunu ifade eden Karaca, "Kullandığımız ilaçlar, doz aralığı geniş, hastaları daha hızlı uyutup, daha hızlı uyandırabilen ilaçlar. Eskiden gelen, narkozdan uyanmama gibi halkımızda bir korku var. Bunlar günümüzde çok geçerli değil" dedi. 

"PERDENİN ARKASINDA DEĞERLİ ARKADAŞLARIMIZ VAR"
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cüneyt Hoşcoşkun da cerrahların bir operasyonu tek başına yapmadıklarına, araştırmaları ile onlara destek veren çok sayıda yetişmiş uzman hekimin işin görünmeyen kısmında yer aldığına dikkati çekti. Hoşcoşkun, "Biz aslında sahada top oynayan, golü atan futbolcu gibiyiz. Ama bizim arkamızda bizi çalıştıran, bize bilgi sağlayan, bizi yönlendiren yetişmiş uzman kişiler var. Sahada gözüken bizleriz ama esas perdenin arkasında çok sayıda değerli hekim arkadaşımız var" diye konuştu.

Güncelleme Tarihi: 11 Haziran 2019, 14:26

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER