ALIN SİZE DENİZLİ RAPORU..!

Türkiye, 16 Nisan günü kaderinin seyrini değiştirecek tarihi bir seçimi geride bıraktı. Sandıktan çıkan netice, her ne kadar istediğim bir sonuç olsa da oy oranlarına baktığımda hayal kırıklığı yaşadığımı gizleyemem…

İstanbul, Ankara ve daha birçok ilde gördüğüm tablo bir kenara dursun, göstere göstere Denizli’de çıkan Hayır’ın nedenlerini şimdi bir bir sorgulayalım.

15.03.2017’de ‘BU TEŞKİLATLA EVET NASIL ÇIKACAK’ ve 22.03.2017’de ‘DENİZLİ TEŞKİLATI’ ile ilgili ardı ardına yazdığım bu iki köşe yazısı, Denizli’de çıkacak ‘Hayır’ oylarının bir habercisiydi. Ancak teşkilat bu uyarı yazısını dikkate almak yerine savunma pozisyonuna geçti ve bana göre Zeybekci’nin insanüstü gayretinin dışında teşkilat adına değişen çok da bir şey olmadı.

Umarım Denizli Teşkilatı, bu analiz raporu karşısında aynı hataya düşmez. Yani temennim odur ki hafızaları yeniden tazeleyip nerede hata yaptıklarına dair bir kere daha düşünürler.

Cumhurbaşkanı ve Başbakan referandum takvimi açıklanır açıklanmaz meydanlara inerken Denizli Teşkilatı haftalar sonra meydanlara indi.

Meydanlarda Erdoğan ve Yıldırım ev ev dolaşacağız derken Denizli’de düzenlenen AK Parti Kadın Kolları Ege Bölge toplantısında kapı kapı dolaşılmayacağı, sadece bazı ev ziyaretleri yapılacağı ve bu ziyaretlerde hangi partiden gelindiğinin dahi söylenmeyeceği açıklandı.

Parti teşkilatı, il yönetim kurulu toplantılarını yedek üyelerine bile kapattı.

Danışma kurulu toplantıları hep üst düzey yöneticilerin konuşmalarıyla tamamlandı. Yani partililer söz hakkı alıp yaşanan sıkıntıları anlatma fırsatı bulamadı.

Muhalefet referandumda ‘Tek Adam’ savını kullanırken Ak Partililer konuya belediye hizmetlerinden girdi.

Muhalefet 18 yaşında zengin çocukları vekil olacak derken Ak Partililer bu mahalleye de doğalgaz gelecek dedi. Yani 18 madde nedir, ne değildir kimse anlatmadı…

Muhalefet diktatörlüğe gidiyoruz iddiasını her yere yayarken Ak Partililer güle oynaya klip çekti…

Keşke bu kadarla sınırlı kalıp meselenin özüne dönmeyi başarabilselerdi.

Referandumda bende çalışmak istiyorum diyen gençler, kadınlar partinin kapısından geri çevrildi. Öyle ki teşkilatın salonları buz kesti seçim sürecinde. Geçmiş dönemde hizmet eden partililerin gönlü alınmadı. Onları sahaya süremedi. Parti teşkilatı umudun adresi olmak yerine İş-Kur’un bir şubesi oldu. Ve ne yazık ki sadece menfaati için bir araya gelenlerin bir diğer adresi oldu.

Bir zamanlar Ak Parti koridorları kadınların adeta ikinci evi gibiydi. Şimdi kadınlar yok. Gelen 3-5 kadın da son derece modern, bakımlı ve kendi içinde şıklık yarışında. Gençleri sorsanız onlar da bir alem. Çoğunun üzerinde en az 3-5 bin liralık kırmızı mendilli takım elbiseleri…

Ak Parti gücünü milletten uzaklaştıkça kaybediyor, yaklaştıkça kazanıyor. Politikaların yeniden gözden geçirilmesi elzemdir. Aksi halde İstanbul ve Ankara’dan sonra Anadolu’yu da kaybetmeye mahkum olacaktır.

Saygılarımla…

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

YORUMLAR
Melikşah İZMİRLİOĞLU.
Melikşah İZMİRLİOĞLU. - 7 yıl Önce

Mirasyedi evlatlara benzedi.İnşaAllah şapkalar öne koyulur diye düşünüyorum.Koymazlarsa millet kodumu oturtur.