Güneşten gelen ultraviyole A (UVA) ve ultraviyole B (UVB) ışınlarının deri kanserleri gelişiminde önemli bir etken olduğunu söyleyen Cildiye Uz. Dr. Sinem Karaca, güneşten korunma ile deri kanserlerinin oluşumundaki risklerden birinin ortadan kalkacağını söylerken;
“Tüm yaşamımız boyunca aldığımız toplam UV’nin %50’sini hayatımızın ilk 20 yılında alıyoruz. Özellikle çocukluk ve ergenlik dönemindeki güneş yanıkları, ileride gelişebilecek deri kanserleri açısından çok riskli olduğundan, daha erken yaşlarda güneşten korunma bilincinin gelişmesi önemlidir” dedi.
Güneşten Korunmada Nelere Dikkat Etmeliyiz? Güneşten korunmada en önemli unsurun güneş ışınlarının en dik geldiği saatler olan 10.00 – 14: 00 arasında güneşli ortamlarda bulunmamak olduğunu anlatan Uz. Dr. Sinem Karaca dışarıda bulunulması durumunda ise gölge olan yerlerin tercih edilmesi gerektiğini belirttiö ve yapılması gerekenleri şöyle aktardı:
“Giysilerimiz güneşten korunmada önemli bir bariyerdir. İdeal olarak 10 cm güneşliği olan şapka kullanılmalıdır. Şapka seçimi yaparken ışığa tutularak bakılmalı, ışık geçirmeyen şapkalar tercih edilmelidir. Kalın ve sıkı dokunan, yıkama ile hafif çekmiş kumaşlar ve polyester giysiler daha yüksek koruyucu özelliğe sahiptir” dedi.
Güneş Koruyucuları Kullanılmalı Mıdır? Güneşten koruyucu kullanmanın D vitamini eksikliğine neden olacağı korkusunun yanlış olduğunu, korucuyu kullanılsa bile yüz ve el sırtlarının günde 10-20 dakika güneş görmesiyle bile D vitamini üretebileceğini aktaran Karaca şunları söyledi:
“ Güneş koruyucuları güneşe karşı önemli bir bariyerdir. Güneş koruma faktörü (SPF) 2 – 12 olan ürünler minimum, SPF 12 -30 olanlar orta derece, SPF 30’un üstende olan ürünler yüksek koruma sağlar. Özellikle açık tene sahip kişilerin daha yüksek koruma faktörlü kremleri tercih etmesi önerilir.
Koruyucular, dışarı çıkmadan 30 dakika önce sürülmeli, 2-4 saatte bir yenilenmelidir. Denizde suda uzun süre kalınacağı dönemlerde sudan çıktıktan sonra mutlaka tekrar uygulama yapılmalıdır. Güneş koruyucularının etkili olabilmesi açısından yeterli miktarda kullanımları çok önemlidir. İdeal olanı 2 mg sürülmesidir.
Erişkin bir bireyde sadece Hem ultraviyole A hem de ultraviyole B’ye karşı koruma sağlayan geniş spektrumlu ürünlerin seçilmesi önemlidir” dedi. Cildiye Uz. Dr. Sinem Karaca çocukluk çağında bir yada daha fazla su kabarcıklı güneş yanığı geçirilmesinin melanom(deri kanseri) riskini iki kattan fazla arttırdığını, melanomun diğer deri kanserlerine oranla daha az sıklıkla görülmesine rağmen daha yüksek oranda ölümcül olduğunu söyleyerek; “6 aydan küçük bebeklerin uzun süreli direkt güneşten korunması, 6 aydan sonra ise yüksek koruma faktörlü ürünlerle korunmaları unutulmamalıdır” diyerek sözlerini tamamladı.
